Geçen hafta, Berlin’in önemli kitabevlerinden biri
olan Dussmann’da geziniyordum. Geziniyordum demem tevekkli değil çünkü o kadar
büyük bir yer ki tüm bir günü orda gezinerek geçirmemek işten değil. Gününün en az 2 saatini metroda geçiren her
büyük şehirli insan gibi ben de bu zamanlari nasıl değerlendirsem diye düşünüp
kitap okumada karar kıldım. Bu nedenle, kitapçıda İngilizce kitaplar bölümüne
yöneldim. Tesadüfen bu kitapla karşılaştım. Daha önce Kazuo Ishiguro’nun hiçbir
kitabını okumamış olmanın ötesinde, bu yazarın ismini bile duymamıştım açıkcası.
Ancak kısa zamanda beni etkileyen kitaplar/yazarlar listesine girmeyi başardı.

Synopsis
Kathy, Ruth and Tommy were pupils at Hailsham – anidyllic establishment
situated deep in the English countryside. The children there were tenderly
sheltered from the outside world, brought up to believe they were special, and
that their personal welfare was crucial. But for what reason were they really
there? It is only years later that Kathy, now aged 31, finally allows herself to
yield to the pull of memory and try to make sense of the past. What unfolds is
an extraordinarily powerful story in which Kathy, Ruth and Tommy slowly come to
realise that it is their seemingly happy childhood that has haunted them ever
since, even tainting their adult lives. Part love story, part mystery,
“Never Let Me Go” is a uniquely beautiful and troubling novel, charged
throughout with a profound emotional depth.

Bence: Kazuo’nun bu romanı henüz Türkçe’ye çevrilmemiş.
Orijinalinin dili o kadar sade, etkileyici ve güzel ki. Umarım çevrilirse de
hünerli ellerden güzel bir çevirisi yapılır. Kitapta beni etkileyen
fantastik bir biçimde sunulan organ bağışı ve bunun için yetiştirilen
donorlardan ziyade onların hisleri ve yaşadıklarının bu kadar samimi ve doğal
anlatılmasıydı. Sanırım romanda adı geçen Hailsham bir nevi beni lise yıllarıma
götürdü. Hayatımın bu dönemini yatılı bir lisede geçirmiş olduğum için bazı olaylarda
ortak bir yan hissettim. Çok dokunaklı bir roman ve Kazuo’nun diğer romanlarını
okumak için sabırsızlanıyorum.

Dipnot: Kazuo’nun çok ses getirmiş ve Hollywood
tarafından filme de aktarılmış romanlarından birisi “The Remains of the
Day”, aklınızda bulunsun…

Bu yazı, ilk defa 26/08/2006 tarihinde havadansudan.azbuz.com’da yayınlandı.